Fatih Kara
Köşe Yazarı
Fatih Kara
 

Kimdir Bu Linesman, Nedir Bu Trans Euro Trail

Motosikletle ilk tanışmam, 90lı yılların sonunda abim sayesinde oldu. O dönemde abim motosiklet tamircisiydi ve bu benim için motosikletlerle iç içe bir dünyanın kapısını araladı. O yıllarda, sabahları abimden bir-iki saat erken kalkar, doğduğum şehir olan Niğde’nin sokaklarında motosikletle kendi başıma dolaşırdım. Sonra abim fark etmeden motoru müstakil evimizin odunluğuna aynı şekilde bırakırdım. O zamandan beri sadece o bilindik “rüzgarı hissetme” duygusuyla değil, aynı zamanda mekanik bir sistemin binlerce devirde düzenli bir şekilde işlemesi ve bu düzeni dengede tutarak bir yerden başka bir yere hareket ettirme gücüyle de motosikletlere tutkuyla bağlandım. Bu büyü, yıllardır beni motosikletlerin peşinden sürüklemeye devam etti. Çocukluk yıllarımın bir kısmı motosiklet tamircisinde çalışarak geçti. İlk motosikletime ise çocukluk arkadaşım Selim ile birlikte çalıştığım tamirci sayesinde sahip oldum. Bu süreç oldukça ilginçti; o dönem tamircide ustamdan her hafta para yerine motosikletin bir parçasını alıyordum. “Motosikletin parçalarını toplamıştım” demek günümüzde pek anlamlı bir ifade olmayabilir ama o dönemde, yaşadığım şehirde motosiklet sahibi olmanın yaygın bir yolu buydu. Şasiyi bir yerden, jantları başka bir yerden, motor aksamını ise tıpkı bir Lego seti gibi bir araya getirirdik. Bugünün çocuklarının Lego’ları, bizim lise yıllarımızda motosikletlerdi. Bu şekilde sahip olduğum motosikletle, yaşadığım şehrin kırsal bölgelerine gitmekten büyük bir keyif alır olmuştum. O yaşlarda, paranın benim için en önemli karşılığı ise yalnızca benzindi. Birkaç yıl sonra, her ortaklıkta olduğu gibi bu da devam etmedi ve motosikletimi sattık. Aradan uzun bir süre geçti ve tekrar motosiklet sahibi olduğumda, artık akademisyen olmuştum. O dönemde öğrencim Deniz ile tanıştım ve onun Yamaha WR125R motosikletiyle arazide sürüş yaparak motosikletin keyfini yeniden keşfettim. Ancak bu kez farklı bir tat alıyordum; her şey daha yoğun ve derin bir şekilde hissediliyordu. Deniz’in, “Ya hocam, sen dağ bayır adamısın, sana bir CRF250L alalım,” demesiyle yeni motosikletimi aldım. O günden sonra motosiklet kullanmak benim için bambaşka bir anlam kazandı. Artık yalnızca sürmüyor, aynı zamanda görüyor, duyuyor ve hissetmenin farkındalığını yaşıyordum. Doğadayken hissettiğim duygular, motosikletle aramda kelimelerle ifade edemediğim bir bağ oluşturuyordu. Yol motorlarında hız isteği bende, arazide daha uzaklara gitme arzusuyla karşılık bulmuştu. Her motosiklet yolculuğumda, fırsat buldukça daha da uzaklara gidiyordum. Bu keşiflerimi eğlenceli hale getirmek için kendimce oyunlar geliştirdim; izler oluşturup izde kalmaya çalışıyor, sonra bu izlerin çevresindeki yolları keşfediyordum. Bu şekilde, hem sürerek hem inceleyerekfarkında olmadan geniş bir iz arşivi oluşturdum. Bu nitelikli gezilerden biriken iz kayıtlarım, bir süre sonra Levent Topçu (TET Türkiye eski linesman) ile tanışmam sayesinde başkalarının da faydasına sunulmuş oldu. Nedir bu TRANSEUROTRAIL? Transeurotrail, kısaca 37 farklı ülkeden adventure motosiklet sürücülerinin, kendi bölgelerine gelen sürücüler için oluşturduğu özel bir motosiklet rotası ağıdır. "Ne işe yarar?" sorusunu şu şekilde ele alabiliriz: Avrupa’da bir ülkeyi kırsal bölgelerden motosikletle keşfetmek istiyorsunuz. Bunun için bölge hakkında detaylı bilgi toplamanız ve bu bilgilere dayanarak bir rota oluşturmanız gerekir, değil mi? İşte Transeurotrail tam da bu noktada devreye giriyor. Bölgeye hâkim ve daha önce bu yolları sürmüş olan deneyimli sürücüler, sizin için bu rotaları ücretsiz bir şekilde hazırlıyor ve sürekli güncel tutuyor. Bu sayede “Bu yolun sonu nereye çıkar?”, “Bu yol güvenli mi?” gibi sorularla zaman kaybetmeden, keyifle sürüş yapabilirsiniz. Elinizin altında güvenilir ve keşif dolu bir rota olması, her gezginin hayalidir. Transeurotrail, bu hayali gerçeğe dönüştürüyor ve motosikletle doğayı keşfetmeyi daha kolay, güvenli ve eğlenceli hale getiriyor. Trans Euro Trail®, Kuzey Kutup Dairesi'nin derinliklerinden Afrika'nın kapısına kadar uzanan kültürel bir toprak yol macerasıdır... ...ve geriye. Basit bir topluluk gibi görünsede aslında TET (TransEuroTrail) Manifestosu ve kuralları olan bir disiplin. Yollara saygı. Seyahat ettiğimiz topluluklara saygı. Çevreye saygı. TET®️ bir yarış pisti değildir ve asla öyle görülmemelidir. Ayrıca ne motosiklet ne de sürücüsü performans sergilemek zorunda değildir. Kendi yetenekleriniz ve motosikletinizi yetenekleri dahilinde sürülmesini önemser. Tet sürücülerin kaygısız bir şekilde sürüşü için iz verir. Bu izler üzerindeki yerel işletmeleri, kamp noktalarını ve görülmesi gereken yerleri önerir. Manzaralara, kültürlere ve patikalara saygılıdır. Sürekli olarak gelişmektedir. Maceracı ve zorludur. Ücretsizdir! TET Türkiye, yüz ölçümü ve yol çeşitliliği bakımından sürücülere eşsiz bir özgürlük sunarken, aynı zamanda işleri bir hayli zorlaştıran bir coğrafyaya sahip. Değişkenlerin fazla olması, en iyi manzaraya sahip en uygun yolları seçmeyi ve bu yolların açık olduğundan ve uzun süre açık kalacağından emin olmayı gerektiriyor. Bu süreç, hem çok fazla zaman hem de ciddi bir maliyet anlamına geliyor. Tüm bu zorluklara rağmen, bugüne kadar 8.700 kilometrelik bir rota oluşturmayı başardık. Bu rotaya her yıl yeni bölümler ekliyor, kapanan yolları çıkarıyor ve daha iyi olduğunu düşündüğümüz alternatifleri ekleyerek sürekli güncel tutuyoruz. Bu dinamik yapı sayesinde TET Türkiye Rotası, destekçilerimizin katkılarıyla büyümeye ve gelişmeye devam ediyor. Bu rota, hem yerli hem de yabancı sürücüler için unutulmaz bir macera sunmaya devam ediyor. TET Türkiye Rotası En çok indirilen TRANSEUROTRAIL ROTASI Son yıllarda, özellikle Avrupa’da, doğada motosiklet kullanımıyla ilgili pek çok yasak getirildi. Bu durum, Türkiye’yi özgürce motosiklet kullanımı sunan nadir coğrafyalardan biri haline getirmiştir. Bu özgürlük sayesinde, Türkiye yurt dışından birçok motosiklet sürücüsü tarafından tercih edilmektedir. Ayrıca, yurt içindeki sürücülerin de sıklıkla rotalarımızı kullandığının farkındayız. TET olarak, dolaylı yoldan motosiklet sektörünün tamamına fayda sağladığımızı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Bu nedenle, sektörün tüm paydaşlarından, TET ve sürücülerini desteklemelerini bekliyoruz. Tet rotasını oluşturmak gönüllülük üzerine bolca zaman isteyen bir iş. Bu rotayı oluşturmak için sadece sürmek yetmiyor, sürdükten sonra izi düzenlemek de ayrı bir zaman, uğraş ve bazen yorucu geliyor. Ancak daha sonra benim çizdiğim yolda ilerleyen yerli - yabancı olmak üzere birçok motosikletçinin olduğunu bilmek beni çok mutlu ediyor. Rotayı kullanan sürücüler, fotoğraflarını bizimle paylaşınca "Daha önce ben de buradan geçmiştim" diyorum ve daha da mutlu oluyorum. Ayrıca sürücülerin "Daha önceden buradan linesman geçmiş" düşüncesiyle motosikletlerini güvenle sürmeye devam ettiklerini de biliyorum. Rotayı TransEuroTrail.org Türkiye kısmından indirebilirsiniz. Ayrıca birlikte sürüş ve rota çıkartma etkinlikleri için TET Türkiye instagram hesabını ziyaret etmeyi unutmayınız. @tet.turkiye Fatih KARA @fatihkara.adv  
Ekleme Tarihi: 15 Şubat 2025 - Cumartesi

Kimdir Bu Linesman, Nedir Bu Trans Euro Trail

Motosikletle ilk tanışmam, 90lı yılların sonunda abim sayesinde oldu. O dönemde abim motosiklet tamircisiydi ve bu benim için motosikletlerle iç içe bir dünyanın kapısını araladı. O yıllarda, sabahları abimden bir-iki saat erken kalkar, doğduğum şehir olan Niğde’nin sokaklarında motosikletle kendi başıma dolaşırdım. Sonra abim fark etmeden motoru müstakil evimizin odunluğuna aynı şekilde bırakırdım. O zamandan beri sadece o bilindik “rüzgarı hissetme” duygusuyla değil, aynı zamanda mekanik bir sistemin binlerce devirde düzenli bir şekilde işlemesi ve bu düzeni dengede tutarak bir yerden başka bir yere hareket ettirme gücüyle de motosikletlere tutkuyla bağlandım. Bu büyü, yıllardır beni motosikletlerin peşinden sürüklemeye devam etti.

Çocukluk yıllarımın bir kısmı motosiklet tamircisinde çalışarak geçti. İlk motosikletime ise çocukluk arkadaşım Selim ile birlikte çalıştığım tamirci sayesinde sahip oldum. Bu süreç oldukça ilginçti; o dönem tamircide ustamdan her hafta para yerine motosikletin bir parçasını alıyordum. “Motosikletin parçalarını toplamıştım” demek günümüzde pek anlamlı bir ifade olmayabilir ama o dönemde, yaşadığım şehirde motosiklet sahibi olmanın yaygın bir yolu buydu. Şasiyi bir yerden, jantları başka bir yerden, motor aksamını ise tıpkı bir Lego seti gibi bir araya getirirdik. Bugünün çocuklarının Lego’ları, bizim lise yıllarımızda motosikletlerdi. Bu şekilde sahip olduğum motosikletle, yaşadığım şehrin kırsal bölgelerine gitmekten büyük bir keyif alır olmuştum. O yaşlarda, paranın benim için en önemli karşılığı ise yalnızca benzindi.

Birkaç yıl sonra, her ortaklıkta olduğu gibi bu da devam etmedi ve motosikletimi sattık. Aradan uzun bir süre geçti ve tekrar motosiklet sahibi olduğumda, artık akademisyen olmuştum. O dönemde öğrencim Deniz ile tanıştım ve onun Yamaha WR125R motosikletiyle arazide sürüş yaparak motosikletin keyfini yeniden keşfettim. Ancak bu kez farklı bir tat alıyordum; her şey daha yoğun ve derin bir şekilde hissediliyordu. Deniz’in, “Ya hocam, sen dağ bayır adamısın, sana bir CRF250L alalım,” demesiyle yeni motosikletimi aldım.

O günden sonra motosiklet kullanmak benim için bambaşka bir anlam kazandı. Artık yalnızca sürmüyor, aynı zamanda görüyor, duyuyor ve hissetmenin farkındalığını yaşıyordum. Doğadayken hissettiğim duygular, motosikletle aramda kelimelerle ifade edemediğim bir bağ oluşturuyordu.

Yol motorlarında hız isteği bende, arazide daha uzaklara gitme arzusuyla karşılık bulmuştu. Her motosiklet yolculuğumda, fırsat buldukça daha da uzaklara gidiyordum. Bu keşiflerimi eğlenceli hale getirmek için kendimce oyunlar geliştirdim; izler oluşturup izde kalmaya çalışıyor, sonra bu izlerin çevresindeki yolları keşfediyordum. Bu şekilde, hem sürerek hem inceleyerekfarkında olmadan geniş bir iz arşivi oluşturdum. Bu nitelikli gezilerden biriken iz kayıtlarım, bir süre sonra Levent Topçu (TET Türkiye eski linesman) ile tanışmam sayesinde başkalarının da faydasına sunulmuş oldu.

Nedir bu TRANSEUROTRAIL?

Transeurotrail, kısaca 37 farklı ülkeden adventure motosiklet sürücülerinin, kendi bölgelerine gelen sürücüler için oluşturduğu özel bir motosiklet rotası ağıdır. "Ne işe yarar?" sorusunu şu şekilde ele alabiliriz: Avrupa’da bir ülkeyi kırsal bölgelerden motosikletle keşfetmek istiyorsunuz. Bunun için bölge hakkında detaylı bilgi toplamanız ve bu bilgilere dayanarak bir rota oluşturmanız gerekir, değil mi? İşte Transeurotrail tam da bu noktada devreye giriyor. Bölgeye hâkim ve daha önce bu yolları sürmüş olan deneyimli sürücüler, sizin için bu rotaları ücretsiz bir şekilde hazırlıyor ve sürekli güncel tutuyor. Bu sayede “Bu yolun sonu nereye çıkar?”, “Bu yol güvenli mi?” gibi sorularla zaman kaybetmeden, keyifle sürüş yapabilirsiniz. Elinizin altında güvenilir ve keşif dolu bir rota olması, her gezginin hayalidir. Transeurotrail, bu hayali gerçeğe dönüştürüyor ve motosikletle doğayı keşfetmeyi daha kolay, güvenli ve eğlenceli hale getiriyor.

Trans Euro Trail®, Kuzey Kutup Dairesi'nin derinliklerinden Afrika'nın kapısına kadar uzanan kültürel bir toprak yol macerasıdır... ...ve geriye.

Basit bir topluluk gibi görünsede aslında TET (TransEuroTrail) Manifestosu ve kuralları olan bir disiplin.

Yollara saygı.

Seyahat ettiğimiz topluluklara saygı.

Çevreye saygı.

TET®️ bir yarış pisti değildir ve asla öyle görülmemelidir. Ayrıca ne motosiklet ne de sürücüsü performans sergilemek zorunda değildir. Kendi yetenekleriniz ve motosikletinizi yetenekleri dahilinde sürülmesini önemser. Tet sürücülerin kaygısız bir şekilde sürüşü için iz verir. Bu izler üzerindeki yerel işletmeleri, kamp noktalarını ve görülmesi gereken yerleri önerir.

Manzaralara, kültürlere ve patikalara saygılıdır.

Sürekli olarak gelişmektedir.

Maceracı ve zorludur.

Ücretsizdir!

TET Türkiye, yüz ölçümü ve yol çeşitliliği bakımından sürücülere eşsiz bir özgürlük sunarken, aynı zamanda işleri bir hayli zorlaştıran bir coğrafyaya sahip. Değişkenlerin fazla olması, en iyi manzaraya sahip en uygun yolları seçmeyi ve bu yolların açık olduğundan ve uzun süre açık kalacağından emin olmayı gerektiriyor. Bu süreç, hem çok fazla zaman hem de ciddi bir maliyet anlamına geliyor. Tüm bu zorluklara rağmen, bugüne kadar 8.700 kilometrelik bir rota oluşturmayı başardık. Bu rotaya her yıl yeni bölümler ekliyor, kapanan yolları çıkarıyor ve daha iyi olduğunu düşündüğümüz alternatifleri ekleyerek sürekli güncel tutuyoruz.

Bu dinamik yapı sayesinde TET Türkiye Rotası, destekçilerimizin katkılarıyla büyümeye ve gelişmeye devam ediyor. Bu rota, hem yerli hem de yabancı sürücüler için unutulmaz bir macera sunmaya devam ediyor.

TET Türkiye Rotası En çok indirilen TRANSEUROTRAIL ROTASI

Son yıllarda, özellikle Avrupa’da, doğada motosiklet kullanımıyla ilgili pek çok yasak getirildi. Bu durum, Türkiye’yi özgürce motosiklet kullanımı sunan nadir coğrafyalardan biri haline getirmiştir. Bu özgürlük sayesinde, Türkiye yurt dışından birçok motosiklet sürücüsü tarafından tercih edilmektedir. Ayrıca, yurt içindeki sürücülerin de sıklıkla rotalarımızı kullandığının farkındayız. TET olarak, dolaylı yoldan motosiklet sektörünün tamamına fayda sağladığımızı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Bu nedenle, sektörün tüm paydaşlarından, TET ve sürücülerini desteklemelerini bekliyoruz.

Tet rotasını oluşturmak gönüllülük üzerine bolca zaman isteyen bir iş. Bu rotayı oluşturmak için sadece sürmek yetmiyor, sürdükten sonra izi düzenlemek de ayrı bir zaman, uğraş ve bazen yorucu geliyor. Ancak daha sonra benim çizdiğim yolda ilerleyen yerli - yabancı olmak üzere birçok motosikletçinin olduğunu bilmek beni çok mutlu ediyor.

Rotayı kullanan sürücüler, fotoğraflarını bizimle paylaşınca "Daha önce ben de buradan geçmiştim" diyorum ve daha da mutlu oluyorum. Ayrıca sürücülerin "Daha önceden buradan linesman geçmiş" düşüncesiyle motosikletlerini güvenle sürmeye devam ettiklerini de biliyorum.

Rotayı TransEuroTrail.org Türkiye kısmından indirebilirsiniz.

Ayrıca birlikte sürüş ve rota çıkartma etkinlikleri için TET Türkiye instagram hesabını ziyaret etmeyi unutmayınız. @tet.turkiye Fatih KARA @fatihkara.adv

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve a2teker.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.