Erdinç Gülener “Motosiklet kullanmaya başladığımdan beri hayatta her şey daha kolay olmaya başladı.“

Moto-Haber 03.12.2015 - 10:13, Güncelleme: 26.12.2020 - 17:33 3035+ kez okundu.
 

Erdinç Gülener “Motosiklet kullanmaya başladığımdan beri hayatta her şey daha kolay olmaya başladı.“

Türk tiyatro, sinema ,dizi oyuncusu ve dublaj sanatçısı Erdinç Gülener ile motosiklet tutkusu hakkında konuştuk.

Röportaj: Arzu Bozkurt Fotoğraflar: Ersin İler a2teker Dergisi: Kendinizden kısaca bahseder misiniz?   Erdinç Gülener: 1971 yılında İzmit’te doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi İzmit’te tamamladım. Oyunculuk hayatına yine İzmit’te bir özel tiyatroda kursiyer olarak başladım. Sonrasında aynı tiyatronun profesyonel kadrosuna girdim. Oradayken bu işin okulunu okumaya karar verdim ve konservatuvara girdim. Mezun olduğumda da Devlet Tiyatrosu ailesine katıldım.  Yaklaşık 20 yıldır Devlet Tiyatrosu sanatçısıyım. Trabzon ve Ankara’da görev aldım. Şu anda da İstanbul Devlet Tiyatrosu’ndayım. Canan, Ben Onu Çok Sevdim, Kurtlar Vadisi Pusu, Bu İşte Bir Yalnızlık Var, Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku, Darbe gibi birçok dizi ve sinema filminde rol aldım. Şu anda Atv’de devam eden Kertenkele dizisinde Komiser Ünsal karakterini canlandırıyorum.    a2teker Dergisi: Motosikletle tanışma hikayenizi anlatır mısınız?   Erdinç Gülener: Motosikletle çocukluk yıllarımda tanıştım. İzmit’te oturduğumuz evin altı motosiklet tamircisiydi. Motorların sesini dinlemek, onların tamir edilişini görmek, izlemek çok hoşuma giderdi. İlk motosiklet deneyimim Puch marka bir motosikletle oldu. Benim çocukken, 70’li yıllarda favori motosikletim Java’ydı. O zamanlardan sonra araya birçok şey girdi ama bendeki bu sevda hiç sönmedi. Yıllar önce bir film sayesinde motosiklete tekrar bineceğimi öğrendim ve bu film sayesinde tekrar motosikletle haşır neşir olmaya başladım.  a2teker Dergisi: Motosikletinizin markasını öğrenebilir miyiz?   Erdinç Gülener:  Şu anda BMW 1200 GS motosikletim var. Bence dünyanın en iyi motosikletlerinden biri. Bayılıyorum ona, çok seviyorum.    a2teker Dergisi: Aktif motosiklet sürücüsü olduğunuzu biliyoruz. Eğitim aldınız mı?   Erdinç Gülener:  Tabi ki. Eğitim almadan motosiklete binilmemeli. Bu bir bisiklet değil, bir motorlu taşıt. O yüzden eğitim almak şart. Ben eğitimimi İstanbul’da Bike My World diye bir okulda Nural Meriçtan’dan aldım. Nural Hoca, BMW’nin Almanya’da eğitim görmüş hocalarından biridir. Dünyada BMW’nin 34 tane eğitmeni var ve o da bu eğitmenlerden biri. Motor kullanmayı bilmeme rağmen onun isteği doğrultusunda önce sıfırdan başladım ve bu, ileri sürüş teknik eğitimine kadar devam etti. Hala da eğitim alıyorum. Her yaz başında muhakkak pist eğitimi, yol eğitimi muhakkak alıyorum.    a2teker Dergisi: Motosiklet mi araba mı?   Erdinç Gülener:  Tabi ki motosiklet. Kıyaslamam bile.    a2teker Dergisi: Uzun yol yaptınız mı? Türkiye ve /veya dünya turu?    Erdinç Gülener:  Dünyayı dolaşmak tabi ki en büyük hayalim. Türkiye daha küçük kapsamlı kalıyor. Türkiye’de her ile fırsat buldukça çeşitli şekilde yolculuk yapıyorum, hatta bu fırsatı kendim yaratıyorum. Bir şekilde motorla gidiyorum her yere. Yurtdışında ise Yunanistan’a gittim. Şimdi amacım motosikletle Yunanistan-İtalya-İspanya turu yapmak.    a2teker Dergisi: Motosiklet ile yarışmayı hiç düşündünüz mü?   Erdinç Gülener:  Hayır düşünmedim. Motosiklet benim için bir ulaşım aracıdır. Ve her şeyden önemlisi bir keyif aracıdır. Keyif aldığım bir şeyde de kendimi riske atmak istemem, çünkü unutulmamalıdır ki motosiklette kaporta sizin vücudunuz. Benim bu hayatta devamlılığım var, sevdiklerim var. Bu yüzden de yarışmayı hiçbir zaman düşünmüyorum.    a2teker Dergisi:  Motosiklet ile ilgili bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?   Erdinç Gülener:  En büyük anım zevk almak. O rüzgarın tenime vurması, rüzgarı vücudumda hissetmek inanılmaz büyük bir zevk. Anılarımın en büyüğü budur. İnanılmaz bir özgürlük duygusu.    Ama ilk pist eğitimlerimde herkes hareket ederken düşerken ben durduğum yerde düşüyordum. Bunu becerebilen sayılı insanlardan biriyim. Bu yüzden de çok dalga konusu oluyordum. Yan sehpayı açamayıp motoru düşüren insanlardan biriyim. İlk aklıma gelen anı bu. a2teker Dergisi: Motosiklet sektörü ve/veya camiası beklentilerinizi karşılıyor mu?   Erdinç Gülener:  Hayır karşılamıyor. Türkiye’de çok yetersiz bir motosiklet sektörü var. Daha yeni yeni oturmaya başladı. Ama önce halkın bilinçlenmesi gerekiyor bu konuda. Öncelikle bu bilinçlendirmeyi motosiklet kullananların yapması gerekiyor. Düzgün binmemiz gerekiyor bu “ulaşım aracı”na. Motosiklet bir ulaşım aracı sonuçta, üzerinde artistlik yapmaya hiç gerek yok bence. Bunu yapanları da hiçbir şekilde tasvip etmiyorum. Önce motosiklet kullananların bilinçlenmesi gerekiyor. Ve sektörden neler isteniyor, bunu motosiklet sürücüleri belirlemeli diye düşünüyorum. Ekipman satışı, motosiklet satışı, bunlar daha fazla olmalı.    a2teker Dergisi: Motosiklet üzerinde tanınıyor musunuz?   Erdinç Gülener: Hayır, hiç tanımıyorlar. Çünkü o kadar güvenli giyiniyoruz ki tanımalarına imkan yok.   a2teker Dergisi: Özellikle trafikte diğer araç sürücüleri ile aranız nasıl?   Erdinç Gülener: Ben çok sabırlı bir insanımdır. Özellikle trafikte daha da sabırlı oluyorum. Ama ne kadar sabırlı olsam da benim de sabrımın taştığı zamanlar oluyor. Çünkü 4 teker sürücüleri, 2 teker sürücülerini pek kaale almıyorlar. Hatta ölümle sonuçlanabilecek çeşitli kazalara sebebiyet verebiliyorlar. Bizi sıkıştırıyorlar, saygı göstermiyorlar. Bu yüzden sinirlendiğim oluyor. Ama tabi ki tüm sürücülerle mümkün olduğunca aramı iyi tutmak istiyorum.    a2teker Dergisi: Bir sanatçı olarak motosiklet sevenlere tavsiyeleriniz nelerdir?   Erdinç Gülener:  Önce eğitim almaları. Yine altını çiziyorum, motosiklet bir ulaşım aracıdır. Eğitim alın. Sonuna kadar eğitim alın. Ehliyet aldım diye motosiklet biniyor olamazsınız, böyle bir hayat yok. Muhakkak eğitiminizi her daim devam ettirmek zorundasınız. Algılarınızı çok açık tutmak zorundasınız. Ne kadar eğitim alırsanız refleksleriniz o kadar kuvvetlenir, algılarınız o kadar açılır. Ve alkollü olarak hiçbir aracı kullanmayın.    a2teker Dergisi: Kertenkele dizisinin dışında şuanda aktif olduğunuz projeler, tiyatro vs. var mı?   Erdinç Gülener:  Kertenkele dizisi 2. sezonuyla hala devam ediyor. Bir taraftan da Devlet Tiyatroları’nda oyunum devam ediyor. İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda “Muhteşem Gatsby” oyununda oynuyorum. Bu sene 2. sezonumuzu oynuyoruz. Tüm İstanbulluları ve hatta İstanbul’a yolu düşen herkesi mutlaka oyunumuzu seyretmeye bekleriz.    a2teker Dergisi: Gelecek dönemde yeni projelere imza atacak mısınız? Bu projeler nelerdir?   Erdinç Gülener: Tabi ki, birçok proje var. Şuanda görüşme safhasındalar. Çeşitli senaryolar geliyor, bunları menajerim Yelda Gürkan ve ekibiyle birlikte değerlendiriyoruz. En yakın zamanda sinema filmleri, televizyon filmleriyle izleyicilerin yine karşısında olacağım.    a2teker Dergisi:  Eklemek istedikleriniz...   Erdinç Gülener: Motosiklet kullanmaya başladığımdan beri hayatta her şey benim için daha kolay olmaya başladı. Varacağım yere daha çabuk yetişiyorum, daha pratik düşünmeye başladım.    Sonuçta İstanbul’da yaşıyorum ve İstanbul trafiğinde arabayla bir yerden bir yere gitmek cidden bir işkence halini aldı. Bu arabayla neredeyse 2-3 saati bulurken motorla yarım saatte gidebiliyorum, ulaşabiliyorum. Bu büyük motor olsun, küçük motor olsun her motorcu için geçerlidir. Ama unutmamak gereken bir şey var. Bunu herkese söylemek isterim; ekipmanlarınızı doğru seçin.    Motor ekipmanları biraz pahalıdır ama ucuzuna kaçmayın derim. Eldiven, kask, mont, kevlar pantolon, bot muhakkak kullanın. Bunlar bizim hayatımızı kurtarıyor çünkü.   Motora ben yaz kış biniyorum. Kar ve buz olmadığı sürece işim kışın da kolaylaşıyor. Ama tekrar altını çiziyorum, doğru ekipmanla bu oluyor. Kar ve buz yoksa kışın kullandığımda normal hızımın yüzde 15-20 düşüğünde bir hızla seyrederek yine güvenli bir şekilde seyahat edebiliyorum.    Trafik hayattır. 
Türk tiyatro, sinema ,dizi oyuncusu ve dublaj sanatçısı Erdinç Gülener ile motosiklet tutkusu hakkında konuştuk.

Röportaj: Arzu Bozkurt Fotoğraflar: Ersin İler

a2teker Dergisi: Kendinizden kısaca bahseder misiniz?

 

Erdinç Gülener: 1971 yılında İzmit’te doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi İzmit’te tamamladım. Oyunculuk hayatına yine İzmit’te bir özel tiyatroda kursiyer olarak başladım. Sonrasında aynı tiyatronun profesyonel kadrosuna girdim. Oradayken bu işin okulunu okumaya karar verdim ve konservatuvara girdim.
Mezun olduğumda da Devlet Tiyatrosu ailesine katıldım. 

Yaklaşık 20 yıldır Devlet Tiyatrosu sanatçısıyım. Trabzon ve Ankara’da görev aldım. Şu anda da İstanbul Devlet Tiyatrosu’ndayım. Canan, Ben Onu Çok Sevdim, Kurtlar Vadisi Pusu, Bu İşte Bir Yalnızlık Var, Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku, Darbe gibi birçok dizi ve sinema filminde rol aldım. Şu anda Atv’de devam eden Kertenkele dizisinde Komiser Ünsal karakterini canlandırıyorum. 

 

a2teker Dergisi: Motosikletle tanışma hikayenizi anlatır mısınız?

 

Erdinç Gülener: Motosikletle çocukluk yıllarımda tanıştım. İzmit’te oturduğumuz evin altı motosiklet tamircisiydi. Motorların sesini dinlemek, onların tamir edilişini görmek, izlemek çok hoşuma giderdi. İlk motosiklet deneyimim Puch marka bir motosikletle oldu.
Benim çocukken, 70’li yıllarda favori motosikletim Java’ydı. O zamanlardan sonra araya birçok şey girdi ama bendeki bu sevda hiç sönmedi. Yıllar önce bir film sayesinde motosiklete tekrar bineceğimi öğrendim ve bu film sayesinde tekrar motosikletle haşır neşir olmaya başladım. 

a2teker Dergisi: Motosikletinizin markasını öğrenebilir miyiz?

 

Erdinç Gülener:  Şu anda BMW 1200 GS motosikletim var. Bence dünyanın en iyi motosikletlerinden biri. Bayılıyorum ona, çok seviyorum. 

 

a2teker Dergisi: Aktif motosiklet sürücüsü olduğunuzu biliyoruz. Eğitim aldınız mı?

 

Erdinç Gülener:  Tabi ki. Eğitim almadan motosiklete binilmemeli. Bu bir bisiklet değil, bir motorlu taşıt. O yüzden eğitim almak şart. Ben eğitimimi İstanbul’da Bike My World diye bir okulda Nural Meriçtan’dan aldım. Nural Hoca, BMW’nin Almanya’da eğitim görmüş hocalarından biridir. Dünyada BMW’nin 34 tane eğitmeni var ve o da bu eğitmenlerden biri. Motor kullanmayı bilmeme rağmen onun isteği doğrultusunda önce sıfırdan başladım ve bu, ileri sürüş teknik eğitimine kadar devam etti. Hala da eğitim alıyorum. Her yaz başında muhakkak pist eğitimi, yol eğitimi muhakkak alıyorum. 

 

a2teker Dergisi: Motosiklet mi araba mı?

 

Erdinç Gülener:  Tabi ki motosiklet. Kıyaslamam bile. 

 

a2teker Dergisi: Uzun yol yaptınız mı? Türkiye ve /veya dünya turu? 

 

Erdinç Gülener:  Dünyayı dolaşmak tabi ki en büyük hayalim. Türkiye daha küçük kapsamlı kalıyor. Türkiye’de her ile fırsat buldukça çeşitli şekilde yolculuk yapıyorum, hatta bu fırsatı kendim yaratıyorum. Bir şekilde motorla gidiyorum her yere. Yurtdışında ise Yunanistan’a gittim. Şimdi amacım motosikletle Yunanistan-İtalya-İspanya turu yapmak. 

 

a2teker Dergisi: Motosiklet ile yarışmayı hiç düşündünüz mü?

 

Erdinç Gülener:  Hayır düşünmedim. Motosiklet benim için bir ulaşım aracıdır. Ve her şeyden önemlisi bir keyif aracıdır. Keyif aldığım bir şeyde de kendimi riske atmak istemem, çünkü unutulmamalıdır ki motosiklette kaporta sizin vücudunuz. Benim bu hayatta devamlılığım var, sevdiklerim var. Bu yüzden de yarışmayı hiçbir zaman düşünmüyorum. 

 

a2teker Dergisi:  Motosiklet ile ilgili bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?

 

Erdinç Gülener:  En büyük anım zevk almak. O rüzgarın tenime vurması, rüzgarı vücudumda hissetmek inanılmaz büyük bir zevk. Anılarımın en büyüğü budur. İnanılmaz bir özgürlük duygusu. 

 

Ama ilk pist eğitimlerimde herkes hareket ederken düşerken ben durduğum yerde düşüyordum. Bunu becerebilen sayılı insanlardan biriyim. Bu yüzden de çok dalga konusu oluyordum. Yan sehpayı açamayıp motoru düşüren insanlardan biriyim. İlk aklıma gelen anı bu.

a2teker Dergisi: Motosiklet sektörü ve/veya camiası beklentilerinizi karşılıyor mu?

 

Erdinç Gülener:  Hayır karşılamıyor. Türkiye’de çok yetersiz bir motosiklet sektörü var. Daha yeni yeni oturmaya başladı. Ama önce halkın bilinçlenmesi gerekiyor bu konuda. Öncelikle bu bilinçlendirmeyi motosiklet kullananların yapması gerekiyor. Düzgün binmemiz gerekiyor bu “ulaşım aracı”na. Motosiklet bir ulaşım aracı sonuçta, üzerinde artistlik yapmaya hiç gerek yok bence. Bunu yapanları da hiçbir şekilde tasvip etmiyorum. Önce motosiklet kullananların bilinçlenmesi gerekiyor. Ve sektörden neler isteniyor, bunu motosiklet sürücüleri belirlemeli diye düşünüyorum. Ekipman satışı, motosiklet satışı, bunlar daha fazla olmalı. 

 

a2teker Dergisi: Motosiklet üzerinde tanınıyor musunuz?

 

Erdinç Gülener: Hayır, hiç tanımıyorlar. Çünkü o kadar güvenli giyiniyoruz ki tanımalarına imkan yok.

 

a2teker Dergisi: Özellikle trafikte diğer araç sürücüleri ile aranız nasıl?

 

Erdinç Gülener: Ben çok sabırlı bir insanımdır. Özellikle trafikte daha da sabırlı oluyorum. Ama ne kadar sabırlı olsam da benim de sabrımın taştığı zamanlar oluyor. Çünkü 4 teker sürücüleri, 2 teker sürücülerini pek kaale almıyorlar. Hatta ölümle sonuçlanabilecek çeşitli kazalara sebebiyet verebiliyorlar. Bizi sıkıştırıyorlar, saygı göstermiyorlar. Bu yüzden sinirlendiğim oluyor. Ama tabi ki tüm sürücülerle mümkün olduğunca aramı iyi tutmak istiyorum. 

 

a2teker Dergisi: Bir sanatçı olarak motosiklet sevenlere tavsiyeleriniz nelerdir?

 

Erdinç Gülener:  Önce eğitim almaları. Yine altını çiziyorum, motosiklet bir ulaşım aracıdır. Eğitim alın. Sonuna kadar eğitim alın. Ehliyet aldım diye motosiklet biniyor olamazsınız, böyle bir hayat yok. Muhakkak eğitiminizi her daim devam ettirmek zorundasınız. Algılarınızı çok açık tutmak zorundasınız. Ne kadar eğitim alırsanız refleksleriniz o kadar kuvvetlenir, algılarınız o kadar açılır. Ve alkollü olarak hiçbir aracı kullanmayın. 

 

a2teker Dergisi: Kertenkele dizisinin dışında şuanda aktif olduğunuz projeler, tiyatro vs. var mı?

 

Erdinç Gülener:  Kertenkele dizisi 2. sezonuyla hala devam ediyor. Bir taraftan da Devlet Tiyatroları’nda oyunum devam ediyor. İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda “Muhteşem Gatsby” oyununda oynuyorum. Bu sene 2. sezonumuzu oynuyoruz. Tüm İstanbulluları ve hatta İstanbul’a yolu düşen herkesi mutlaka oyunumuzu seyretmeye bekleriz. 

 

a2teker Dergisi: Gelecek dönemde yeni projelere imza atacak mısınız? Bu projeler nelerdir?

 

Erdinç Gülener: Tabi ki, birçok proje var. Şuanda görüşme safhasındalar. Çeşitli senaryolar geliyor, bunları menajerim Yelda Gürkan ve ekibiyle birlikte değerlendiriyoruz. En yakın zamanda sinema filmleri, televizyon filmleriyle izleyicilerin yine karşısında olacağım. 

 

a2teker Dergisi:  Eklemek istedikleriniz...

 

Erdinç Gülener: Motosiklet kullanmaya başladığımdan beri hayatta her şey benim için daha kolay olmaya başladı. Varacağım yere daha çabuk yetişiyorum, daha pratik düşünmeye başladım. 

 

Sonuçta İstanbul’da yaşıyorum ve İstanbul trafiğinde arabayla bir yerden bir yere gitmek cidden bir işkence halini aldı. Bu arabayla neredeyse 2-3 saati bulurken motorla yarım saatte gidebiliyorum, ulaşabiliyorum. Bu büyük motor olsun, küçük motor olsun her motorcu için geçerlidir. Ama unutmamak gereken bir şey var. Bunu herkese söylemek isterim; ekipmanlarınızı doğru seçin. 

 

Motor ekipmanları biraz pahalıdır ama ucuzuna kaçmayın derim. Eldiven, kask, mont, kevlar pantolon, bot muhakkak kullanın. Bunlar bizim hayatımızı kurtarıyor çünkü.

 

Motora ben yaz kış biniyorum. Kar ve buz olmadığı sürece işim kışın da kolaylaşıyor. Ama tekrar altını çiziyorum, doğru ekipmanla bu oluyor. Kar ve buz yoksa kışın kullandığımda normal hızımın yüzde 15-20 düşüğünde bir hızla seyrederek yine güvenli bir şekilde seyahat edebiliyorum. 

 

Trafik hayattır. 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve a2teker.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.