“Motosiklet hayatım emrivaki oldu."

Can Grup Sigorta Aracılık Hizmetleri Yönetim kurulu Başkanı Mehmet Sinan Can başarılı bir iş adamı olmasının yanı sıra personelinin mutluluğunu ilk sırada tutan felsefe düşkünü ,yenilikçi ama eskiyi değerli bulan yarı koleksiyoner ve motosiklet tutkunu. a2teker Dergisi olarak başarılarının ve  tutkularının hikayelerini sorduk.  a2teker Dergisi: Sizi biraz tanıyabilir miyiz?Mehmet Sinan Can: Kendimi anlatmayı becerebilen insanlardan değilim aslında. Ama şöyle anlatayım; günde dört veya beş saat uyuyan enerjik biriyim. Çalışmayı çok seven bir insanım fakat hobileri olan bir insanım. Seyahat etmeyi çok seviyorum. Deniz ve yelken benim için önemli bir tutku. Motosikleti seviyorum, hayatımın önemli bir yerini kaplıyor. Felsefeye ve kitap okumaya çok düşkünüm. Bunlar işin klasik tarafları. Sigorta sektöründeyim. Üye olduğum birçok kulüp ve dernek var. Haziran’dan itibaren Rotary Başkanlık yapmaya başlayacağım. ESIAD’da komite üyesiyim. 2013 yılında Türkiye’nin en iyi sivil toplum kuruluşu seçilen Koruncuk Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısıyım. Bunun yanı sıra iki felsefe kulübünde vakit geçiriyorum. a2teker Dergisi: Türkiye’nin en büyük beş sigorta şirketinden birisiniz. Başarınızın öyküsü nedir?M. Sinan Can: 2002 yılında kurulmuş Türkiye’nin en büyük aracı kurumlarından bir tanesiyiz. Sektöründe en yüksek vergi ödeyen kurumsal bir yapımız var. Kendimi patron olarak addetmiyorum yönetici olarak addediyorum. Kalabalık bir ekibimiz İzmir ve İstanbul’da ofisimiz var. Tamamen profesyonel bir ekile çalışıyoruz. Şöyle ki işe uzun bir süre gelmesem de işlerin aksamadan devem edeceğini biliyorum. “Çalışan mutluluğu” na çok önem veririm. Mesai saatlerine inanmam. Personelin yaptığı iş ve performansı benim için çok daha önemli. Eğlenmeyi çok seven bir şirketiz. Çılgın partileri olan kendine zaman ayıran bir şirketiz. Şirketimizde Sosyal Alanımız var. Özellikle bahar aylarında çok aktif oluyor alanımız. Bizim işimiz moral ve motivasyon. Çalışanların morali motivasyonuna yansır. Biz bir aileyiz. Her yıl Mayıs ayında personel tatilimiz vardır. Eğitim toplantısı yapılmaz. Amaç tatildir. Esprili bir ödül törenimiz vardır. Sonrasında eğlence başlar, biz yönetim kadrosu olarak eğlenceye belli bir saat katılır sonrasında çalışanlarımızın rahat etmesi için çekiliriz. Çok stresli bir işimiz var. Personelimizin mutlu olması gerekiyor. Başarılı bir şirketiz ve bu başarı sadece bana ait değil. Başarılı insanlarla çalışmayı biliyorum ve başarı için yeterli. İnsanlar kendilerine vakit ayıramazlarsa iyi çalışamazlar. Mutlu olmazlarsa verimli olamazlar. a2teker Dergisi: Motosiklete merakınız nasıl başladı?M. Sinan Can: Motosiklette beş altı yıllık bir geçmişim var ama öncesinden ilgim vardı. Hayatıma düzenli girmesinin sebebi Keskinoğlu Tavukçuluğun sahibi İsmail Keskinoğlu’dur. Bir gün “Buluşalım” dedi. Buluştuk gittiğimiz yerin yanında Harley Davidson mağazası var. “Ben motosiklet alıyorum sen de alacaksın “ dedi. “Bakarız” derken benim adıma kapora verdi. Ertesi gün mağazadan aradılar “Motorun parasını bekliyoruz” dediler. Ben de mecburen ödedim. Motosiklet hayatım başlamış oldu. İlk altı ay çok binemedim. Hava güzelse evden işe, işten eve, heryere motosikletle gidiyorum. a2teker Dergisi: Eğitim aldınız mı?M. Sinan Can: Tabii. Bir çok eğitim aldım. Hala almaya devam ediyorum. Eğitimin sonu yok çünkü. Eğitimin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Her ne kadar motosiklet kullanıyorum, bu işi biliyorum deseniz de mutlaka farklı bir farkındalık kazandırıyor. Güvenli sürüş için katkıları var. a2teker Dergisi: Motosikletle uzun yol yapıyor musunuz?M. Sinan Can: Uzun yol yapamıyorum açıkçası. İki Mayıs’tan on altı Mayıs’a kadar yirmi yirmibeş kişilik bir grupla Route 66’da yol yapacağız. Two-Lane Blacktop gibi varoluşçu kült filmlerden Disney/Pixar’ın Cars’ı gibi animasyon filmlerine kadar sayısız filme ve televizyon dizisine de fon teşkil etmiş bu yolda dört mevsimi bir arada yaşacağımız on dört günlük seyahatimiz olacak. Motosikletleri Amerika’dan kiralayacağız.Seneye de beş altı kişilik küçük bir grupla Güney Amerika’ya gitme planımız var. Kendi motorlarımızla gideceğimiz on beş günlük bir program olacak. Daha sonra da Avustralya etrafında tur atmak istiyorum. Şimdilik uzun yol programlarım bunlar.   “ Enteresan bir istatistik var. Harley Davidson’nun 1906’dan beri hiç ölümlü kazası yok." a2teker Dergisi: “Benim Harleyim” yarışma sonucundan bahsedelim mi?M. Sinan Can: Harley Davidson yaptığı yarışma yüzde yetmişi kendi parçaları olmak şartıyla bir custom yarışması. Benim motorum CVO Breakout İzmir’de yapılan Open House etkinliğinde ‘’Benim Efsane Harley’im’’ yarışmasının Performance Kategori birincisi oldu. 27 Şubat’ta İstanbul gidecek, orada da birinci olursa Avrupa’ya.1800cc 115 beygir motordu. Üzerinde özel bir yazılım var 135-140 beygir performans sağlayan yüksek torklu bir canavar oldu. Bir çok race motorun rekabet edemeyeceği kadar hızlı bir motor oldu. Çok güçlü egzozları geldi. Arabaların alarmlarını çalıştıran bir sese sahip. Çevredeki insanların bazen benim bile rahatsız olduğum bir sesi var. Ama enteresan bir istatistik var. Harley Davidson’nun 1906’dan beri hiç ölümlü kazası yok. En büyük sebebi de gürültülü egzoz yapısı. Motosikletlerin fark edilmeyen taşıtlar olduğunu göz önüne alırsak motosikletin fark edilmesini sağladığını anlamak zor değil. a2teker Dergisi: Motosiklet sektörü hakkında düşünceleriniz?M. Sinan Can: Sektörde ticari tarafını hiç görmedim açıkçası. Çok iyi dostluklarım ve arkadaşlıklarım oldu.Evet bir gruplaşma var sektörde ama ben herhangi bir yere veya kulübe bağlı değilim. Herkesle tanışabilirim, sohbet edebilirim. Çağırdıkları zamanlar oluyor fırsat buldukça gidiyorum. Festivallere gitmeye hiç fırsatım olmadı mesela. a2teker Dergisi: Kaç tane motosikletiniz var?M. Sinan Can: Şuanda iki tane motosikletim var. CVO Breakout ve Dyna- Street. Ailemize yeni katılacak olan modelimiz ise 2015 CVO Street Glide. a2teker Dergisi: Çok keyifli bir sohbetti. Teşekkür ederiz. a2teker okuyucularına bir mesajınız var mı?M. Sinan Can: Ben teşekkür ederim. Güzel Yaşayın!