TAHTAMIZ EKSİK!
TAHTAMIZ EKSİK!
Dünyanın en zorlu organizasyonu Dakar Rallisini ölüm tehlikesi atlatmasına rağmen bitiren milli motosikletçi Şakir Şenkalaycı açık konuştu: Bu iş normal insanlara göre değil. Bizim doğuştan tahtamız eksik!
Dünyanın en zorlu organizasyonu Dakar Rallisini ölüm tehlikesi atlatmasına rağmen bitiren milli motosikletçi Şakir Şenkalaycı açık konuştu: Bu iş normal insanlara göre değil. Bizim doğuştan tahtamız eksik!
Motosiklet üzerine henüz 8 yaşındayken çıkan ve bir daha da hiç inmeyen Şakir Şenkalaycı, bu sporun nirvanası kabul edilen Dakar Rallisi’nde finişe ulaşmayı başaran sadece 79 motosikletçiden biri olmayı başardı. Hem de canı pahasına... Arjantin, Şili ve Bolivya topraklarında yapılan dünyanın en zorlu rallisinde, ölüm tehlikesi atlatmasına rağmen Dakar’ı bitiren ilk Türk merhum Kemal Merkit’ten aldığı bayrağı finişe taşıyan ‘Şampiyonların şampiyonu’ unvanlı Şenkalaycı, iki hafta süren 9 bin km’lik macerada yaşadıklarını anlattı: “Türkiye’de kazanmadık unvanım yok. 18 kez üst üste motokros şampiyonluğum var ama Dakar Rallisi başka. 2012’de yine gitmiştim ama kaza geçirince bitirememiştim. Bu kez Serkan Özdemir ile birlikte Motosiklet Federasyonu’nun desteğiyle TMF Dakar Ekibi olarak yarıştık. Bu işi ilk başaran Kemal Merkit, bayrağı bana devretmişti. Bunun bilinciyle çıktık yola ve Serkan ile birlikte sağ salim finişe vardık.”
‘OKSİJEN MASKESİ TAKTIK’
“Tabii çok zorlandığımız zamanlar oldu. Çöl, dağ, bataklık, nehir ortamlarını bir arada yaşıyorsunuz. Bir etapta eksi 10 dereceyi de artı 50 dereceyi de gördük. And Dağları’nda 5 bin metreye kadar tırmandık. Dağda yarı ölü gibiydik, nefes almak için oksijen maskesi bile taktık. Nefes alamadığı için bayılanlar oldu.”
“ALLAHIM ÖLÜYORUM!”
“En çok zorlandığım anlar 2. etaptaydı. Zaten bu yıl ölen iki kişi de o etapta hayatını kaybetti. Bir araç bana çarparak geçti. Feş feş denilen ince kumların üzerine savrulup, gömüldüm. Motorum da üzerine düştü. O an öleceğimi düşündüm. Arkadan gelen araçlar üzerimden geçebilirdi. Kalbim ağzımdam çıkacak gibi atıyordu. Kalkıp yeniden gitmeye çalıştım. Bitirmem gereken 250 km yol vardı. Allah’a şükür, biraz ileride çölde vaha gibi bir ağaç gölgesi çıktı karşıma. Bir grup insan ellerinde suyla bekliyordu. Kaza yaptığımı anladılar, yardım ettiler. Birkaç saat uyudum. Bu arada Serkan da yanıma geldi. Zaten ölüm haberleri gelince etabın son 50 km’si iptal oldu. O etap sonrası finişe varacağımı anladım. Fakat inanın bana, yorgunluk ve sinirden ağladığım anlar bile oldu.”
‘SON ETAP GAZLADIM’
“Buenos Aires’teki son etapta yağmur ve dolu vardı. Öyle ki doludan gözlüğümün camı kırıldı. Çamur ve balçığa alışık olmanın, motokrosçu olmanın avantajını o etapta yaşadım. Herkes temkinli giderken ben gazladım ve belki de 50 kişiyi geçtim. Finişe ben 48., Serkan 72. sırada geldik. İşte o an, tüm yaşadıklarımıza değdi. Dakar Rallisi efsane bir yarış. Normal insan bunu yapmaz. Bizim zaten doğuştan tahtamız eksik! Bu bir tutku. Seneye yine gideceğiz kısmetse. Ve bu kez kendi kategorimizde kürsü için yarışacağız.”
Kaynak :Habertürk
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.